Burak Derneği'nin youtube üzerinden canlı yayın olarak başlattığı "Kudüs Yaz Okulu" eğitim programında, 6. ders Zahide Tuba Kor tarafından "siyonistler ve israil hedeflerine nasıl ulaştı?" başlığıyla 6 Temmuz 21.30'da anlatıldı. Derneğin youtube kanalında görülen dersten aldığımız notlar şöyle:
DERSTEN NOTLAR
Yahudi yazarların kitaplarının satır aralarından veya İsrail basınından okuduklarımdan fikirler edindim. Planlarını nasıl başarıya ulaştırdılar konusunu konuşacağız. Siyonizmin ilk ortaya atılışı 1880’lerin başıdır. Siyonizmin ilk etkili figürü olan Theodor Herzl, Fransa’da görülen bir davadan etkilenerek “bizim de bir vatanımız olması lazım” fikrine sahip olacaktır. 1897’deki ilk Siyonist kongreden 51 yıl sonra devlet kurdular.
Siyonizm ilk ortaya atılınca Yahudilerden yankı bulmadı. Bütün Yahudi nüfusunun sadece %1’i siyonizmi kabul etmişti. Siyonizm geleneksel Yahudi anlayışına ve tarihine bir meydan okumadır. Dolayısıyla Siyonistlerin karşısında muazzam bir cephe vardı. Peki ne olduda bunu başardılar.
Filistin topraklarına ilk göçler 1880’lerden itibaren başlıyor. İngiltere işgal ettiğinde oradaki nüfusları %8’di. Balfour deklarasyonundan sonra Yahudi göçleri arttı. 1946’ya baktığımızda tüm çabalarına rağmen sadece yüzde 30’a ulaştı nüfusları. Yani yüzde 20’lik bir artış oldu. İsrail’in kuruluş sürece, Arap-İsrail savaşı ile birlikte yeni bir toplum ve yeni bir inşa süreci başladı. İsrail kurulduğunda yüzde 7’lik bir toprak sabiydiler. Siyonist liderler ne kadar uğraştıysalar da ele geçirdikleri topraklar sınırlıydı.
Theodar Herzl, bir vizyon hazırladı ve bir kurumsallaşma gerçekleştirdi. Her yıl toplanacak dünya Siyonist örgütünü kurdu. Kendisi öldükten sonra çalışmalar bitmedi. Kişiyle bağımlı bir dava üretmedi, ölse dahi o davayı taşıyacak insanlar vardı arkasında. Theodor Herzl, hayattayken Osmanlının, Almanların, İngilizlerin yani tüm egemen güçlerin kapılarını çalmıştır. İngiltere ilk dönemde kendisini pek dikkate almamıştır.
Her savaş bir risktir ve aynı zamanda avantaja çevrilebilir. Siyonistler tüm çatışmaları ve savaşları avantaja çevirmeyi başardılar. Yahudiler asla yumurtalarını bir sepete koymuyorlar. İngilizleri destekleyen Yahudiler olduğu gibi, Almanları, Osmanlıyı savunan Yahudiler de vardı.
Siyonistler 1942’ye kadar devlet kurmak istediklerini söylemediler sadece “bizim bir vatana ihtiyacımız var” dediler. Hatta “küçük bir toprak parçası da yeterlidir” diyorlardı. Vadedilmiş toprakların tamamı olmasa da Yahudi devletini birkez kuralım gerisi zamanla gelecektir, gelmek zorundadır diyorlardı. Devlet demeden devleti kuracak alt yapıyı kurdular. Filistin’e göç ettirdikleri Yahudilerin her şeyini değiştirdiler. Kimlikleri, soy isimleri her şeylerini değiştirdiler. Filistin’e göç etmeye Aliya dediler. Yeni bir ibrani kültürü oluşturmaya çalıştılar. İngilizler daha işgal etmeden önce 1914’te Siyonist eğitim birimini kurdular. 1923’te de özerk bir eğitim sistemi kurarak zorunlu hale getirdiler. Anaokulunda da zorunlu eğitim yaptılar. Günümüzde Yahudi nüfusu 15 milyondur. Çok küçük bir rakamdır. Bunun bir kısmını çocuk, bebek ve yaşlı olduğunu düşünün. Geriye ne kalıyor siz düşünün.
ÖRGÜTLENME VE KURUMSALLAŞMALARI
İlk Siyonist kongreden sonra Yahudi milli fonu kurdular, Yahudi ajansı kurdular. İngilizler Filistin’i işgal ettikten 1 yıl sonra yasama meclisi kurdular. 1920’de işçi sendikasını kurdular. Aynı yıl Hagana isimli bir çete kurdular. Bu çeteler İsrail ordusuna dönüştü. Filistinlilerle çatıştılar. Hatta 1944’ten 1947’ye kadar İngilizlerle çatıştılar. İngilizlerin karargâhına baskınlar düzenlediler. Çok sayıda terör faaliyetleri yaptılar.
Devleti kurma yolunda muazzam bir sermaye akışı, özel bağışlar, kalifiye göçmen akışı, İngilizlerden askeri eğitim ve her alanda destek gibi faktörleri kullandılar.
Siyonistler, propaganda savaşı ile kitlelerin zihinlerini yönlendirdiler. En hukuksuz politikalarını bile öyle bir propagandaya dönüştürüp hem kendini mazlum gösterdiler hem de haklı gösterdiler. İslam dünyasının ise temel problemi söylem oluşturamamasıdır. Siyonistler söylem oluşturmada başarılı oldular.
Casusluk faaliyetleri ve örtülü operasyonlar. Filistin köylerini tek tek gezerek envanterini çıkardılar. Hangi köyün topraklarında ne yetişiyor. O köyde kaç kişi yaşıyor. Filistinlilerin direnişine destek verenler kimler. Bunların hepsi tespit edildi. Bunların hepsi dosyalandı. 1948’de o dosyaları açtılar ve o köylere girdiler. Büyük katliamlar yaptılar.
Teknolojiye ağırlık verdiler ve ciddi yatırımlar yaptılar. Kendilerine böylece özgüven kazandılar. İsrail’in Casus teknolojisi nasıl hayatımızın derinliklerine ulaştı başlıklı bir makale var kendi bloğumda bunu Türkçeleştirerek yayınladım.
En iyi savunma saldırmaktır anlayışına sahip oldular. Araplar ancak güçten anlar anlayışıyla hareket ettiler. Sonraki yıllarda Başbakan olacak İzak Şamir, “savaşmak sadece İsrail’in hayatta kalması için gerekli değil, aynı zamanda takdire şayan bir hayat tarzıdır. Savaş olmadan bireyin hayatının hiçbir amacı, ülkenin ise hayatta kalma şansı yoktur.” Demiştir.
Yalan, hile, şantaj, merhametsizlik en yoğun kullandıkları faaliyetlerdendir. İzak Şamir: “İsrail diyarı için yalan söylemek mubahtır” demiştir. Saldırıları için gerekçe uydurma veya inkar etme en önemli özelliklerindendir. Yalan ve hileleri sadece dışarıya değil kendi içlerinde de uygulanmaktadır. Düşmanlarının zaaflarını ve fay hatlarını öğrendiler. Peki biz onların fay hatlarını biliyor muyuz? Kendi içlerinde çok ciddi fay hatları vardır. Ortodoks, reformist, sefarat, aşkanaz Yahudi kökenler gibi çok ciddi fay hatları var ve biz bunların hiçbirini bilmiyoruz.
Antisemitizim ve Holokost kozunu sürekli kullandılar. Özellikle Avrupa’ya karşı çok çok kullandılar. Holokosttan kurtulan Yahudileri İsrail’e geldiğinde onları aşağıladılar. İstismar ettiler.
Kendi içlerinde ciddi fikir ayrılıkları var. Siyonizmi kafirlik olarak gören anti Siyonistler de var. Fakat iç mücadelelerini davaya zarar verecek şekilde bir duruma getirmiyorlar. Farklılıklarını idare etmeyi biliyorlar. İsrail’in varoluşunu sağlayan şey Filistin’in durumudur. Filistin meselemizi çözebilirsek onların birlikleri dağılacaktır.
