Hucurat Hareketi tarafından başlatılan Edebiyat dünyamızın Kudüs’e olan ilgisini arttırmaya yönelik saha çalışmasının ilk adımı 22 Ekim Cumartesi günü düzenlenen bir toplantıyla atılmış oldu. Toplantının ardından yazılı bir açıklama yapan Peren Birsaygılı Mut hanımefendi konunun önemi ve önerilerine ilişkin yazdığı yazıda şu ifadelere yer verdi:
Filistin davasında Edebiyat önemli bir saha mı?
Edebiyatın Filistin davasını duyurma ve desteklemedeki en önemli saha olduğunu düşünüyorum. Zira bir halkı ve bu halkın mücadelesini anlamak için asıl üzerinde durmamız gereken şey, o halkın edebiyatıdır. Ancak bu şekilde Filistin toplumunun yaşadıklarını gerçek anlamda anlayabilir, hayatlarına nüfuz edebiliriz.
Edebiyatçılarımız Mescid-i Aksa için vebal/sorumluluk altında mıdır?
Elbette. Ancak her ne kadar eksiklerimiz olsa da, ülkemizde Filistin meselesini sürekli gündeminde tutan çok sayıda edebiyatçı var. Özellikle İslami kesimdeki edebiyatçılar, bu konuda çok daha yüksek bir hassasiyete sahip. Sorumluluk hissetmesi gerekenler, bana göre edebiyatçılardan ziyade dergi yayın yönetmenleri ve yayıncılar olmalı. Filistin edebiyatından ya da Filistin’i anlatan Türk edebiyatından nitelikli kitapların basımına öncelik verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Hatta bunun için yayınevlerinde müstakil bir Filistin masası bile oluşturulabilir. Elbette bazı şeyler maddiyatla da ilintili ancak her yayınevi en azından senede 2 ya da 3 kitap yayınlayabilir Filistin’le ilgili.
Neler yapabiliriz?
Filistin davasını sürekli gündemde tutmak ve edebiyat üzerinden topluma aktarabilmek için yapılabilecek pek çok şey var. Maddeler halinde sıralayacak olursak;
Öncelikle Filistin’i ve Kudüs’ü sadece kendi aramızda konuşmaktan ziyade, oradaki kültür insanları ve yazarlar ile sürekli etkileşim halinde olmamız çok daha etkili olacaktır. Filistin’de şuanda davet ettiğimiz zaman büyük bir mutlulukla buna icabet edecek çok sayıda alanlarında nitelikli insan ve yazar var.
Teknolojinin imkanlarından faydalanarak yani Zoom gibi uygulamalar üzerinden, bu insanlarla aylık Filistin sohbetleri gerçekleştirmek mümkün. Sosyalmedyada da tanıtımı yapıldığı zaman bu tür sohbetlere –özellikle gençler arasında- katılımın yüksek olacağını düşünüyorum.
Zoom sohbetlerinin yanısıra, birebir sohbetler de yapılabilir. İstanbul’da yaşayan çok sayıda Filistinli yazar ve kültür insanı var şuanda. Belirlenen bir mekanda düzenli sohbetler tertip edilebilir.
Ayrıca aylık ve haftalık dergilerde Filistinli yazarların ve Filistin üzerine yazan Türk yazarların yazıları daha çok yayınlanabilir. Böylelikle Filistin davasını savunan edebiyat yazıları, öyküler, şiirler vb çok daha fazla insanın dikkatine sunulacaktır. Bunu da yapmak kolay birşeydir. Gönüllü birkaç Arapça tercüman ile harika sonuçlar elde edilebilir.
Liselerde Filistin edebiyatı ve kültürü üzerine programlar yapılabilir. Örneğin geçtiğimiz haftalarda Üsküdar İHL’dan bana ulaşan bir öğretmen hanımefendi, öğrencilerine Filistin davasını daha yakından tanıtmak için bir program oluşturmaya çalıştığını anlattı. Kendisi ile irtibatımız devam ediyor. Bu şekilde, okul müdürleri (ya da kiminle görüşmek icap ediyorsa) ile görüşülerek, Filistin’i okulda daha fazla gündeme getirmek de pekala mümkün. Ayrıca okullarda Kudüs ve Filistin konulu edebiyat yarışmaları düzenlenebilir. Dereceye giren gençlerin eserleri Arapçaya tercüme edilerek, Filistin’de dergilerde vb yayınlanabilir.
Nasipse yaklaşan Ramazan ayında, Kudüs Edebiyat Festivali gibi bir program yapılabilir. Maliyetin daha düşük olması için, halihazırda burada olan Filistinli yazarlar ve Türk yazarlar bir araya getirilerek, Ramazan sohbetleri düzenlenebilir.