İstanbul Açık
İstanbul hava durumu
19 °
  • ANASAYFA
  • Haber
  • New York bildirisine Filistinli gruplardan ortak açıklama

New York bildirisine Filistinli gruplardan ortak açıklama

ortak-açıklama

BM'de Hamas'ın silah bırakması, Filistin devletinin kurulması gibi maddeleri içeren Newyork Bildirisi için Filistinli gruplar ortak bir açıklama yapıldı. İşte o açıklama:

Filistinli Gruplardan New York Bildirisi Hakkında Açıklama

Filistinli gruplar olarak, Birleşmiş Milletler’in kısa süre önce New York’ta sona eren yüksek düzeyli uluslararası konferansını dikkatle takip ettik. Bu konferans, halkımızın tarihinde son derece kritik ve hassas bir dönemde gerçekleşti. Zira siyonist işgal, Gazze Şeridi’nde halkımıza karşı bir soykırım savaşı yürütmeye devam etmekte; insanlık tarihinin en vahşi aç bırakma suçlarından birini işlemektedir. Tüm bunlar, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin işgalci liderlerin yargılanmasını talep ettiği, ancak uluslararası toplumun utanç verici sessizliğini koruduğu bir ortamda yaşanmaktadır.

Konferans ve onun sonucunda yayımlanan siyasi bildiri, Filistin halkının tam egemenliğe sahip bağımsız bir devlet kurma hakkına dair önemli vurgular içermektedir. Bu bildiriyi dikkatlice değerlendirerek aşağıdaki hususları kamuoyuna sunuyoruz:

1. Gazze’de, çağdaş tarihin en vahşi savaşlarından biri olan soykırım ve sistematik açlığa karşı sabır ve sebatla direnen insanlarımızı ve halkımızın efsanevi direnişini selamlıyoruz. Bu büyük direniş, işgalin hedeflerini boşa çıkarmış ve halkımızın yaşam ve direniş hakkını pekiştirmiştir. Aynı zamanda, bu adaletsiz ve tek taraflı savaşa karşı halkımızı savunma görevini üstlenen direniş güçlerinin kahramanca rolünü de takdirle anıyoruz.

2. Uluslararası alanda halkımıza destek amacıyla gösterilen her türlü çaba takdirle karşılanmaktadır. Bu destek, 77 yıldır devam eden Filistin direnişinin ve son yıkıcı savaşın dünya çapında oluşturduğu dayanışma dalgasının bir sonucudur. Bu bağlamda halkımız, bağımsız devleti ve sabit ulusal hakları için hiçbir ön koşula bağlı olmaksızın tanınma talebinde bulunmaktadır. Bu haklar ertelenemez, pazarlık konusu edilemez; çünkü bu bir siyasi gereklilik ve tarihî bir adalettir.

3. Sorunun çözüm yolu, öncelikle halkımıza karşı yürütülen bu faşist saldırının ve soykırımın durdurulmasıyla başlar. Direniş güçleri, ellerindeki esirler meselesini, kapsamlı bir ateşkes anlaşması, Gazze’den tamamen çekilme, sınır kapılarının açılması ve yeniden imar sürecinin başlatılması çerçevesinde çözmeye hazır olduklarını beyan etmektedir. Ayrıca, uluslararası ve İslam dünyası gözetiminde ciddi bir siyasi sürecin başlatılması, işgalin sona erdirilmesi ve halkımızın başkenti Kudüs olan tam egemenliğe sahip bir devlet kurma hakkının gerçekleştirilmesi gerektiğine inanmaktayız ve onun için gerçek bir yola çıkılmalıdır.

4. Gazze’de halkımıza yönelik soykırım ve aç bırakma politikasının derhal durdurulması, ertelenemez bir insani ve ahlaki görevdir. Bu, herhangi bir siyasi dosyayla –ister devlet hakkı olsun, ister esir takası– ilişkilendirilmemelidir. Halkımızın yaşama hakkı pazarlık konusu yapılamaz.

5. Siyonist işgal, bölgedeki terörün ve istikrarsızlığın başlıca kaynağıdır. Gazze’de yürüttüğü soykırım ve aç bırakma politikaları, onun suç şebekesi kimliğini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Buna karşılık, direnişin tüm biçimleri, bu işgale karşı meşru ve doğal bir tepki olup, uluslararası hukuk ve semavi dinlerce güvence altına alınmış haklardır. Direniş, yalnızca işgalin sona ermesi, halkımızın özgürlüğe kavuşması, mültecilerin dönüşü ve bağımsız devletin kurulmasıyla sona erecektir. Bu nedenle, direniş silahı, haklı ulusal projemizle özdeşleşmiştir.

6. Filistin sahnesi ve siyaseti, yalnızca halkımıza ait bir meseledir. Bu doğrultuda, Kahire, Cezayir, Moskova ve Pekin'de imzalanan ulusal uzlaşı anlaşmalarının uygulanmasını talep ediyoruz. Bu anlaşmaların tamamı, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün hukuki ve temsili yapısının güçlendirilmesini, başkanlık, yasama ve ulusal meclis seçimlerinin içerde ve dışarda gerçekleştirilmesini öngörmektedir. Bunlar, hiçbir ön şart olmaksızın, ulusal ve demokratik temellere dayalı olmalıdır.

Bu bağlamda, siyonist saldırının sona erdiği gün, tüm ulusal, siyasi ve halk bileşenlerinin, yeniden imar çabalarıyla birlikte, halkımızın ulusalcı evini yeniden tesis etmek ve halkımızın büyük fedakârlıklarına layık gerçek bir ortaklık kurmak için seferber olacağı “Filistinli gün” olmalıdır.

7. Siyonist yapının bölgeye entegre edilmesine dair her söylem, bu işgalcinin suçlarına ödül vermek ve onun işgalini uzatma çabasıdır. Son aylarda yaşanan gelişmeler açıkça göstermiştir ki bu oluşum, yalnızca bölgemizde değil, tüm dünyada terör, şiddet ve istikrarsızlığın başlıca kaynağıdır.

Son olarak, Filistin halkı da tıpkı tarih boyunca sömürge ve işgal altında ezilen diğer halklar gibi, adil davasına, halkının direnişine ve dünyanın özgür vicdanlarının desteğine dayanarak, er ya da geç özgürlüğünü, dönüş hakkını ve tam bağımsızlığını elde edecektir.

Hamas (İslami Direniş Hareketi)

Filistin İslami Cihad Hareketi

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi

Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi

Filistin Halk Kurtuluş Cephesi - Genel Komutanlık

Halkın Kurtuluş Savaşı Öncüleri – Fırtına Güçleri

Perşembe
05 Safer 1447
31 Temmuz 2025

YORUM YAP

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.